|
|
|
|
5
/ 7 |
|
Tanzimat Dönemi
Daha önceleri gerçekleştirilmeye çalışılan
Islahat Hareketleri, Osmanlı Devleti'nin kendi iradesiyle uygulamaya
çalıştığı, içte ve dıştaki başarısızlıklarını önlemeye yönelik yenilikleri
ifade etmekteydi. Ancak Avrupa ve Rusya'nın mütemadiyen iç işlerine
müdahale etmesi, Osmanlı Devleti'ni, kendi inisiyatifi dışında,
yeni tedbirler almaya zorlamaktaydı. Özellikle gayrimüslim unsurları
bahane eden devletlerin müdahalelerine fırsat vermemek için idarî
ve hukukî düzenlemelere gidilmesi düşünülmekteydi. Hariciye Nazırı
Mustafa Reşit Paşa'nın hazırladığı düzenlemeler, I.Abdülmecit tarafından
tasdik edilmişti. 3 Kasım 1839'da I.Abdülmecit "Gülhane Hatt-ı
Hümayunu"nu ilan ettirdi.
Bu fermanda, dini ve ırkı ne olursa olsun
Osmanlı tebaasından olan herkesin eşit olması, herkesin yasalara
göre yargılanması, varlığı ölçüsünde vergilendirilmesi ve askerlik
süresinin 4-5 yılı geçmemesi gibi hükümler yer alıyordu. Ayrıca
Osmanlı Devleti bu dönemde Avrupa tarzına öykünen idarî düzenlemelerde
de bulundu. Bu şekilde Avrupa devletlerinin en azından bazılarının,
Osmanlı Devleti'nin toprak bütünlüğüne saygısının kazanılması hedeflenmekteydi.
Fakat gelişen siyasî olaylar, bunun o kadar kolay olmayacağını gösterecektir.
Şark Meselesi ve Kırım Savaşı; Tanzimat döneminde nispeten sağlanan
barış ortamı, Rusya'nın müdahalesiyle tekrar bozulmaya başladı.
Balkanlarda panislavist bir politika izleyen Rusya, aynı zamanda
"Kutsal yerler sorunu"nu ortaya atarak, doğrudan doğruya
Osmanlı Devletinin varlığını hedef almaktaydı. Avrupalılar tarafından
"Şark Meselesi", önceleri Osmanlı Devleti'nin toprak bütünlüğünün
sağlanması şeklinde düşünülürken, daha sonra bu toprakların paylaşımı
sorunu hâline dönüştürüldü. Çünkü Osmanlı Devleti artık bir "hasta
adam" idi. Ancak R.Mantran'ın da ifade ettiği gibi, hasta,
kendisini iyileştirmeyi amaçlamayan doktorların insafına kalmıştı.
Onlar, Avrupa'nın hasta adamının mirasını paylaşma telâşındaydı.
|
5
/ 7 |
|
|
|